Balık yiyerek zayıflayın
Diyetisyen Gizem Şeber, balığın, sıhhatimizi gözeten ve geliştiren gıdalar listesinin en başlarında yer alan bir gıda olduğunu ifade etti. Şeber balığın yararlarının saymakla bitmediğini belirterek şöyle devam etti:
“Yüksek nitelikli protein içerir. Proteinler, bedenin üretim ve onarım harekâtları açısından ehemmiyetlidir. Değişik et çeşitlerine göre yağ içeriği ve kalorisi daha düşüktür. Bu sebeple zayıflama perhizlerinde rahatlıkla yer alabilir. Kalp-damar sıhhati açısından çok ehemmiyetli yeri olan omega-3 yağ asitlerinden zengindir. Omega-3 yağ asitlerinin beyin sıhhati açısından da çok ehemmiyetli olduğu öğreniliyor. Beceriksiz omega-3 alan şahısların gelecekte Alzheimer ve demans bunama gibi hastalıklara tutulma tehlikeyi daha yüksek. Omega-3 yağ asitleri aynı zamanda bedendeki iltihaplanmayı eksilterek; artrit gibi hastalıklara karşı koruma sağlıyor. Son yarıyılda, yeterli omega-3 alımının zayıflamayı basitleştirdiği de bilimsel araştırmalarca saptandı. Görme işlevleri, saç ve tırnak sıhhati ve bağışıklık sistemi açısından ehemmiyetli yeri olan A vitamini ve kemik ve diş sıhhati için zorunlu olan D vitamininden zengindir. Asap sistemi ve metabolizmanın muntazam çalışmasında misyonu olan B2 riboflavin ve demir mineralinin bedende kullanılmasında ve tiroid hormonlarının birleşiminde yer alan B12 vitamininden zengindir. Kemik ve diş yapısının ehemmiyetli bir kısmını oluşturan fosfor mineralinden zengindir. Kılçıkları ile harcandığında kalsiyum mineralinden zengindir. Demir, iyot, çinko ve magnezyum minerallerini kapsar.”
FIRIN VEYAZ IZGARA
Şeber, dünya’da bir hayli sıhhat otoritesinin kalp-damar sıhhatinin korunması için haftada 2-3 kere balık harcanmasını önerdiğini anlattı. Şeber, balık pişirilirken ızgara, buğulama veya fırında pişirme usulleri seçim edilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Balık kızartma usulü ile pişirildiğinde omega-3 yağ asitlerinin büyük bir kısmının yapısı bozulur ve balığın sıhhate olan pozitif tesirleri eksilir” dedi.
Balığın lezzetli olması kapsadığı yağ oranı ile paralel izlediğine işaret eden Şeber, “Palamudun en lezzetli olduğu ay Eylül-Ekim. Hamsinin ise azıcık daha yağlanması gerekiyor, onun ideal zamanı ise Kasım. Palamutun tavası iyidir fikri yanlıştır, şu an yağlı yarıyılında olduğundan tava pişirilmesine gerek yoktur. Fırında veya ızgara pişirilmesi daha uygundur. Siyah etli balık grubuna girdiğinden dolayı buğulama yapılması nasihat edilmez” diye konuştu.
Şeber Japonya’da hayvanların ve insanların üzerinde yapılan bilimsel çalışmalarda, palamutun içerisinde yer alan bir protein yapısının yüksek tansiyonu düşürdüğünün tanımlandığını kaydoldu.
